Zonguldak’ta yakılarak öldürülen Afgan madenci davası: Sanık yakınları basın açıklaması yapmak isteyenlere saldırdı
ZONGULDAK – Afganistanlı madenci Vezir Muhammad Nourtani’nin yakılarak öldürülmesine ilişkin davanın üçüncü duruşması bugün Zonguldak 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görüldü.
Davaya Göçmen Dayanışma ve Mülteci Ağı temsilcileri de katılırken, 3’ü tutuklu 6 sanığın yargılandığı davada avukatların talebi üzerine dosyayı inceleyen Koç Üniversitesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Abdullah Coşkun Yorulmaz, bilimsel mütaala raporunda Afgan madencinin ölümünde boyna bası ve ağız burun kapatılmasına bağlı boğulma olaylarında görülen bulguların olduğu ancak mahkeme raporunda yer almayan bu bulguların Adli Tıp tarafından yeniden değerlendirmesi gerektiğine dikkati çekti.
‘DİRİ DİRİ YAKILMIŞ OLABİLİR’
Duruşmada söz olan Avukat Kerim Bahadır Şeker de olayın üzerindeki sır perdesini aralanması için Afgan madencinin ölmüş olduğu esnada değil diri diri yapılmış olabileceğine vurgu yaparak, “Bu suçun nevini değiştirebilecek bir husus. Adli tıp Kurumu’nun vereceği yeni bir rapor dava dosyasına eklenmeli” dedi.
DAVA ERTELENDİ
Dava 20 Aralık 2024 tarihine ertelenirken, üç sanığın tutukluluk hallerinin devamına karar verildi.
SANIK YAKINLARI BASIN AÇIKLAMASI YAPMAK İSTEYENLERE SALDIRDI
Öte yandan dava sonrası adliye önünde basın açıklaması yapan gruba, Afgan madenciyi öldürmekle suçlanan sanıkların yakınları saldırdı.
Grup sloganlar atarken, duruşmaya gelen sanık yakınlarından biri, “Diyarbakır’da öldürülen Narin Güran için de aynı hassasiyeti niye göstermediniz?” sözleriyle tepki gösterdi.
Daha sonra sanıkların diğer yakınları da eylemcilere tepki gösterdi. İki grup arasında çıkan sözlü tartışma bir anda kavgaya dönüştü. Polislerin araya girmesiyle olay daha fazla büyümezken, protestocu grup eylemine devam etti.
‘NAURTANİ MÜLTECİ OLDUĞU İÇİN ÖLDÜRÜLDÜ’
Saldırının önlenmesi sonrası yapılan basın açıklamasına EMEP Genel Başkanı Seyit Aslan ve DEM Parti İstanbul Milletvekili Özgül Saki ve beraberindekiler de destek verdi.
Göçmen Mülteci Dayanışma Ağı adına konuşan Yağmur Yurtsever, Afgan madencinin göçmen olduğu için, mülteci olduğu için katledildiğini belirerek, “Bizler sosyalistler, insan hakları savunucuları, feministler bu davayı burada bırakmıyoruz diyoruz. Birlikte mücadeleyi, sınıf dayanışmasını yükselteceğiz diyoruz. Ve Vezir Nourtani için adalet sözünü yükseltmek için davanın takibindeyiz. Bugün de buradayız. İstanbul’dan göçmen mülteci dayanışma ağı olarak buradayız. Bugün aramızda İzmir Mülteci Dayanışma Platformu da var. EMEP’li arkadaşlarımız buradalar, Bağımsız Maden-İş burada. Aynı zamanda DEM Partili arkadaşlarımız da buradalar” dedi.
SEYİT ARSLAN: YAKILARAK ÖLDÜRÜLDÜ VE KATLEDİLDİ
EMEP Genel Başkanı Seyit Arslan burada yaptığı konuşmada, bilirkişi raporunda Muhammad Nourtani’nin ölmeden önce yakılarak hayatını kaybettiğine dair ipuçları olduğunu hatırlatarak, “Ve bu raporda bir kez daha nasıl katledildiğinin çıkarılması için ayrıntılı bir inceleme talebi var. Görüyoruz ki Türkiye’de göçmenlerin, mültecilerin can güvenlikleri ne yazık ki yok. Irkçı, faşist söylemler, göçmenlerin evlerine dönük provokatif girişimler, göçmenlerin katledilmesi, bıçaklanması, silahla öldürülmesi, haklarının gasp edilmesi gibi birçok saldırıyla karşı karşıya kaldıklarını biliyoruz. Bu politik atmosferde, Muhammad Nourtani olayında olduğu gibi burada Nourtani’yi katledenlerin kesinlikle duygu ve düşüncesi, ‘Nasıl olsa göçmen, nasıl olsa mülteci. Buna sahip çıkanlar olmaz. Bunun davasını takip edenler olmaz’ diye. Cezasızlık alırız diye çok açık kastettiler. Yakarak katlettiler. Yetmedi, organlarını çalmaya dönük teşebbüsler var. Emek ve demokrasi güçleri olarak, parti olarak, tıpkı burada olduğu gibi göçmenlerle dayanışma içerisinde olmaya devam edeceğiz. Muhammad Nourtani’nin davasında en ağır cezanın çıkması gerekiyor” diye konuştu.
AVUKAT KARATAŞ: HESABI TEK TEK SORULACAK
Avukat Sevda Karataş ise gazetecilere yaptığı açıklamada, şu ifadeleri kullandı:
“Bu olay hafızanıza kazınsın, her anınızda, her mücadelemizde hatırlansın diye olayın tekrar tekrar üzerine değinmek istiyorum. Vezir Muhammad Nourtani bir maden ocağında katledildi. Daha sonra cenazesi yakılarak öldürüldü. Ailesi bile Vezir Muhammad Nourtani’nin kaçak bir maden ocağında çalıştığını bilmiyordu. Böyle bir hayat ona biçilmişti. Vezir Muhammad Nourtani’nin 6 sanıktan 3’ü tutukluydu. 6 sanığın hiçbiri Vezir Muhammad Nourtani’nin yakılarak öldürüldüğünü, katledildiğini inkar etmedi. Hepsi onu kabul etti, yakıldığını, katledildiğini kabul etti.”
(HABER MERKEZİ)